-Neden Aşık Oluruz & Kendimize Zıt İnsanlardan Hoşlanabiliriz?



    Aşk pek çok duygunun birleşimiyle oluşur. Şevhet, sevgi, kıskançlık, bağlılık, tutku, sahiplenme gibi duyguları içinde barındırır. Sevgi, kin, utanmak gibi basit bir duygu değildir. Peki neden aşık oluruz? Aşkın temelinde cinsellik yatar ve üreyip soyumuzu devam ettirmek için aşık oluruz. Peki ya ilk görüşte aşk ve gerçek aşk? Bunlar gerçek mi yoksa yalan mı?

   İlk önce ilk görüşte aşktan başlayalım. Aşık olduğumuz kişiyi biz seçemeyiz. Bilinçaltımız seçer. Herkes bilinçaltında zamanla uygun bir eş şekillendirir ve o eşe en yakın kişiye aşık olmaya eğilimlidir. Genellikle bu modelin temelini karşı cins ebeveyn atar ama bazı ailelerde aile içi sorunlar varsa kişi karşı cins ebeveynine ters bir karakter modeli de şekillendirebilir.

   Bir insanı ilk gördüğümüzde onun davranışlarına bakarız. Eğer davranışlarına anlam yüklersek ve bu anlamlar kafamızdaki eş rolüne uygun olursa ona aşık oluruz. Aslında kişiyi tanımıyoruzdur ve bize hiçbir zaman uygun olmayacak bir kişi olabilir. Bu yüzden ani ve hızlı evlilikler toplumda normal karşılanmaz. Bir tanıma süreci gerekir. Eğer söz konusu ilişki belirsizliklerle sonuçlanırsa bu kişide saplantı yaratabilir.

   Kimileri gerçek aşka inanmaz, kimileri sonsuza kadar aşık olmanın hayalini kurar. Hangi şartlarda olursa olsun asla bir insana 3 seneden fazla aşık kalamazsınız. Aşk yerini ya sevgiye bırakır, ya da temelinde sevgi yoksa (Aşkın içerisinde sevgi olmayabilir) ilişki bitme yoluna girer.

   İnsan tanıdıkça aşık olmalıdır. Karşısındakine kendisi anlam yüklememeli, karşıdaki kişi kendi anlamını ona göstermelidir. Aşkın temelinde yalnızca dış görünüş ve cinsel arzular da yatabilir. Bu durumda ilişki resmiyete bağlı ve cinsellik odaklı bir ilişkiye dönüşebilir. 

   İnsanlar aşık olsa bile aldatabiliyor. Bu herkesin aldatmaya eğilimli olduğu anlamına gelmez. Sahiplenicilik, sevgi gibi duygular bazı pozitif duyguların abartılması sonucu (anlayış gibi) negatif etkilenebilir. Yani pozitif çiviyi başka bir pozitif çivi sökebilir. Kişi konuşmak yerine aldatmaya yönelebilir. 

   Kendimize tamamen zıt insanlardan da hoşlanabilir, hatta onlara aşık bile olabiliriz. Bunun temelinde ya duygusal boşluk (Yanlış yerde yanlış zamanda uygunsuz biriyle tanışmanız ona aşık olmanıza neden olabilir. Örneğin yalnız hissettiğinizde sizi yalnız hissettirmeyen kötü birisine aşık olmanız imkansız değildir), ya da birine dayanma ihtiyacı yatar.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

-Paranormal olaylar gerçekten paranormal mi?

-Cennet ve Cehennem arasındaki ortak nokta